5 Temmuz 2017 Çarşamba

Sahtelikler

Uzun zamandır içimdeki sıkıntılarla başa çıkmaktan bile korkup yazmaktan uzak durdum... Geldi mi hep arka arkaya gelir denir ya hayatımın son birkaç ayı aynı bu şekilde geçti. Buna mı üzüleceğim dediğim ne varsa beni yıktı geçti. İnsanlarla başa çıkamıyorum artık. Yalanlarından, oyunlarından, cahilliklerinden bıktım. Çok yoruldum. Her yeni güne güzel umutlarla başlayıp sonunda kalbimin kırılmış olduğunu görmekten yoruldum. Sanırım gerçekten çok yanlış bir dönemde Dünya'ya geldim. Her şeyin sahtesi o kadar boğuyor ki beni. Duyguların, dostlukların, ailenin, aşkların, işin gücün her şeyin ama her şeyin sahtesine kaldık. Bugün son gününmüş gibi yaşayabilmen için kendine güvenmen veya sana bu konuda yardım etmesi gereken biri varsa ona güvenmen lazım. Peki, nasıl? Her güvendiğimiz insan bizi kandırmıyor mu? Mesela benim bu satırları hiç yazmıyor olmam çünkü Amerika'da olmam gerekiyordu. Özetle; kandırıldık. Derine inmeye gerek yok. İnsanların oyunlarını anlamamazlıktan gelmek ya da o an başka şeylerle uğraşmaktan gerçekten anlamamaktan oldu. Çok yıkıldım mı? Evet. Fakat uğraştığım başka şeyler yüzünden buna doğru dürüst üzülemedim bile. Arada bu sabahta buradayız diye üzülüyorum geçiyor. İnsanlara içimin darmaduman olduğunu anlatamadıkça kırıp dökmeye devam ediyorlar. Anlattığımda ise "takmasana" tek tepkileri oluyor. Sanki kendileri hiçbir şeyi takmıyormuşcasına. Uzun zamandır sahte her şeye sanki farkında değilmişim gibi yaklaştım ama tükendim. Biraz artık aynada kendinize bakıp insanlara neden bu sahte şeyleri yaşatıyorum diye kendinize sorun. Sizin için küçük ama insanlık için büyük bir adım atmış olun...